MTA Uzaktan Algılama ve CBS Koordinatörlüğü

Sıkça Sorulan Sorular

 
Uydu görüntüleriyle yerin altını görmek ve bilgi edinmek mümkün mü?
 

Optik Sensörler ile yer yüzeyinin altından bilgi edinmek mümkün değildir. Ancak aktif algılayıcıların (SAR, Radar, vb.) uygun koşullarda yer yüzeyi altından bilgi edinmesi bir dereceye kadar mümkün olabilir. Maalesef bu mesafe çok sığ kalmakta ve jeolojik amaçlı kullanılması mümkün olmamaktadır.

   
   
Uydu görüntüleri kullanılarak deniz dibindeki fayların tespit edilmesi olanağı var mıdır?
 

Uydu görğntüleri ister optik ister radar olsun deniz gibi yoğun su kütlesini aşamaz. Bu nedenle uydu görüntüleri ile deniz dibindeki faylar belirlenememektedir.

   
   
İnternet üzerinden bazı programlar ile uydu görüntüleri kullanabiliyorum, bunları analizlerde kullanabilir miyim?
 

İnternet üzerinden yayın yapan bazı özel yazılımlar sadece halka yönelik genel bilgi verme amaçlıdır. Bu yazılımların herhangi bir Meta Verisi olmadığı için güvenilirliği, hassasiyeti ve görüntü tarihi bilgileri tartışılır. Bir diğer husus da bu veriler sadece görünür bantlara ait bilgileri içermekte ve bu bilgiler internet üzerinde sunuma uygun hale getirildiklerinden görüntü derinliği sınırlandırılmaktadır. Dolayısıyla internet üzerinden ücretsiz uydu görüntüleri uzaktan algılama çalışmalarında analiz yapmak için uygun olmayıp, sadece genel görsel bilgi verme amacıyla kullanılabilir.

   
 

Bazı uydu görüntülerinde evleri, arabaları ve binaları görürken, neden bazılarında bu detayları görememekteyim?
 

Uydu görüntülerindeki detay sensörlerin yer üzerindeki birim alanı ifade etme şekline göre değişir. Uydu sensörleri farklı amaçlar için tasarlanmaktadır. Her bir uydu görüntüsü farklı çözünürlük dediğimiz piksel (resim elemanı) boyutuna sahiptir. Örneğin IKONOS ve Quick Bird görüntüleri 1m ve 0.7m yersel çözünürlüğe sahiplerdir ve genellikle şehir plancıları tarafından kullanılırlar. Landsat, ASTER ve Hyperion gibi 15m ile 30m arasında çözünürlüğe sahip görüntüler yer bilimlerinde, botanikte vb. çalışmalarda kullanılır. Bu görüntülerin alansal çözünürlükleri yüksek olmamasına rağmen spektral çözünürlükleri oldukça yüksektir bu da mineral ve kayaç ayrımlarında kullanılmaya olanak sağlar.

   
 

Görüntüleme uydularından her koşulda ve her zaman görüntü almak mümkün müdür?
 

Her bir ticari uydu dünya yörüngesinde sürekli dolanmakta ve bu hareket sırasında görüntüleme yapmaktadır. Ancak optik sensörler için görüntülerin alındığı atmosferik koşullar önemlidir. Bulutluluk ve atmosferdeki nemlilik görüntü kalitesini doğrudan etkiler. Ayrıca mevsimsel faktörler de görüntü kalitesini etkileyen bir diğer önemli unsurdur. Kullanılan optik uydu görüntüleri yorumlamayı kolaylaştırmak amacıyla yerel saate göre 10:00 - 10:30 arası görüntü almaktadır.

   
 

Uydu görüntüsü satın almak istiyorum ne yapmalıyım?
 

Amacınıza yönelik uydu verisini elde etmek için bu uydu görüntülerinin Türkiye dağıtımcılarından veya bu kuruluşların internet sayfaları ile bağlantı kurarak istenilen koordinatlara göre veri elde edebilirsiniz.

   
 

Türkiye'ye ait görüntüleme uydusu var mı?
 

Ülkemizde görüntüleme amacıyla fırlatılan ilk uydu olan BİLSAT, TÜBİTAK-UZAY ve Surrey Satellite Technology Limited Şirketi (SSTL) birlikteliğinde teknoloji transferi ile 2003 yılında gerçekleştirilmiştir. Tamamıyla uydu teknolojisini ülkemize getirmeyi ve uygulamayı amaçlayan bir uydu projesidir. BİLSAT uydusu, Ağustos 2006 tarihi itibarı ile görevini tamamlamıştır.

17 Ağustos 2011’de uzaya fırlatılan ve Türkiye’de tasarlanıp üretilen ilk yer gözlem uydusu olan RASAT, Türkiye’nin ve TÜBİTAK UZAY’ın BiLSAT uydusundan sonra sahip olduğu ikinci uzaktan algılama uydusudur.

RASAT’ın ardından 18 Aralık 2012’de GÖKTÜRK-2’nin de uzaydaki yerini almasıyla ülkemizin mevcut gözlem uydusu sayısı ikiye yükselmiştir. GÖKTÜRK-2 uydusu, RASAT uydusuna göre 3 kat daha yüksek görüntü çözünürlüğüne ve 4 kat daha yüksek kütleye sahiptir.

   
 

Bazı uydu görüntülerde bitki örtüsü kırmızı gözükmekte bunun sebebi nedir?
 

Uydu sensörleri insan gözünün göremediği dalga boylarında da görüntü almaktadır. Bu görüntüler kullanıcı kişilerce farklı renk kompozisyonunda açılabilir. Bitki örtüsü, özellikle yakın kızıl ötesi dalga boyunda yüksek yansıma değerleri vermektedir. Bu nedenle önceleri botanikçiler tarafından uygulanmaya başlayan bir yöntemde bu dalga boyuna ait görüntü bandı kırmızı renge atanmış ve ortaya çıkan görüntüde bitki örtüsü ayrımı rahatlıkla yapılabilmiştir. Daha sonraları bu görüntüleme tekniği "Yapay Renklendirme" olarak adlandırılarak bir çok uygulamacı tarafından kullanılmıştır. İnsan gözünün göremediği dalga boyu aralıklarına farklı renkler atayarak algılanan objeler farklı renklerde görüntülenebilmektedir.